3 Ocak 2009 Cumartesi

stranger than fiction


benim en iyi 250 film listemin ilk üçünde yer alan film.
kaçınılmaz ve tartışılmaz olan ölüm gerçeğini kabullenmekte ne kadar zorlandığımızı ve hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamaya ne kadar istekli olduğumuzu anlatıyor gibi görünse de aslında daha başka şeyler anlatıyor. bir sürü detayı ve sahneyi çok tanıdık buldum.

... sometimes when we lose ourselves in fear, in despair, in routine and constancy and hopelessness and tragedy..........................................................................................
(burada bir sürü şey sayılıyor, kurabiyelerden, yarin yanağına, arkadaşa yapılan jestten, bir dost tesellisine kadar, burun tıkacı bile var...) all these things, they are all here to save our lifes...

ayrıca mükemmel bir romantizm dozu var. vıcık vıcık değil, çok olması gerektiği gibi, çok özendirici...

dostlar izlesin isterim.



2 yorum:

Unknown dedi ki...

''Bir kitaba feda olsun tüm ömrüm.''

İnsanın öleceği günü, saati ve hatta ölüm sebebini bilerek bunu kabullenmesi ve bu kabulü izleyicin mantığına da oturtması filmin en büyük başarısı…

Tekrar, tekrar ve tekrar izlediğim, her seferinde saatimi ayarladığım bir film.
Nefis.

auro dedi ki...

senin sayende izledim bu filmi. çok doğru zamanda üstelik...
ilaçsız tedaviye devam:)